Süper Kupa maçı uzun süre gündemde yer aldı. Önce Riyad’da oynanması kararlaştırıldı. Yaşanılan olaylar sonrası maç yapılamadı. Sonra Şanlıurfa’da oynanması kararlaştırıldı. Yine olmadı.
Fenerbahçe sahaya U19 takımı ile çıktı. Galatasaray ise ideal kadrosu ile taraftarının önündeydi. Fenerbahçe’nin eksik çıkacağı, sonra oyuncuların sakatlık nedeni ile sahaya terk edeceği öne sürülüyordu. Bunların hiçbiri olmadı. Maç günü öğlen saatlerinde Giresunspor ile oynayan Sarı-Lacivertli oyuncular, akşam Galatasaray karşısına çıktı. Karşılaşma kurallara uygun olarak başladı. Fenerbahçe takımı 11 kişiydi. Maç öncesi senaryolar tutmadı.
Karşılaşmanın 50.saniyesinde Icardi’nin golüyle öne geçen Galatasaray, Sarı-Lacivertli genç oyuncuların santra yapmasını bekledi. Kenardan gelen talimatla Fenerbahçe sahadan çekildi. Toplam bir dakika süren tarihin en kısa karşılaşması sonuçlandı. Sarı-Kırmızılılar kupa töreni yapamadı. Stadı dolduran taraftarlarına kendi aralarında kısa bir antrenman maçı yaptılar. Bundan sonra kararı Futbol Federasyonu verecek. Kuralllara göre, sahadan çekilen Fenerbahçe 3-0 hükmen sayılacak. Elbette kupanın sahibi Galatasaray olacak.
Süper Kupa’nın futbolu kaos ortamına çevirmesinin tek sorumlusu Futbol Federasyonudur. Göreve geldiklerinden bu yana sorunlar yumağı haline gelen yönetim biçimi çok eleştirildi. Takımlar şikayet ettiler Hakemlerden yakındılar. Neredeyse her maç sonu tartışmalar yaşandı. Mutlu olan takım yok denecek kadar azdı. Özellikle, Fenerbahçe-Galatasaray arasındaki şampiyonluk yarışının savaş edebiyatına dönüşmesi, her gün arka arkaya yapılan açıklamalar, suçlamalar, istifa talepleri futboldan çok saha dışının konuşulmasına neden oldu.
Süper Lig takımları arasındaki güç dengesinin giderek derinleşmesi, iki takımın açık ara şampiyonluk mücadelesi vermesi futbolumuzdaki kalitenin yerlerde süründüğünün somut göstergesi olarak yansıyor. Sezonun bitimine 7 hafta kala 15 takımın düşmeme mücadelesi vermesi rekabetin başka yöne evrildiğini gösteriyor.
Sorunlar saymakla bitmeyecek kadar çok. Aslında içler acısı bir durumla karşı karşıyayız.
Fenerbahçe’nin, Süper Kupa maçıyla ilgili olarak takındığı tavır da kendi adına haklı olabilir. Avrupa Kupasında önemli bir sınava hazırlanıyorlar. Bu nedenle karşılaşmanın tarihinin yeniden belirlenmesini talep ettiler. Federasyon bu isteğe olumlu yanıt vermedi. U19 maçının gününü dahi değiştirmediler…
Neresinden tutarsanız tutun, elde kalıyor. Futbolu yöneten bir kurumun çözüm üretmesi bekleniyor doğal olarak. Ne varki, bir takımı yok saymak gibi bir yanılgı içerisindeler. Tarihe en kısa süren maç olarak geçecek Süper Kupa rezaleti kimin eseri sorusunun yanıtı biliniyor.
İki büyük kulübü birbirine düşüren, düşmanlaştıran, orta yol bulmayan, taraftarları üzen federasyon görevini yapabilse bunlar yaşanmazdı.
Olan futbola oldu. Seyir zevkini ve heyecanını inatlaşarak yok ettiler. Yönetmenin bir sanat olduğunu bilemediler. Böl, parçala taktiği ile sahadaki güzelliği kararttılar. Sporseverlere haksızlık yapıldı. Yazık oldu. Futbol adına üzücü bir gün yaşadık…
